Uzaktan Eğitimi Başarılı Kılmak İçin 5 İpucu
Resmi olarak okula dönüş sezonu başladı. Bu bahar COVID-19 salgını okulları kapanmaya zorladığında sanal öğrenme birçok ebeveyn, öğrenci ve öğretmen için yeniydi ve bazıları örgün eğitimden çevrimiçi eğitime geçişte zorluklar yaşadı. Virüsle ilgili endişeler okulların yeniden açılmasını engellediğinden ve genellikle ebeveynler geleneksel öğrenmeye geri dönmek yerine eğitimde geçici bir boşluk tercih ettiğinden, hepimiz için bu formata uyum sağlamak kaçınılmaz oldu.
Çevrimiçi eğitimde uzmanlaşan ve Centennial Eyaletinde 2.000’den fazla öğrenciye hizmet veren Colorado Connections Academy’de bir lise matematik öğretmeni olan Faylyn Emma, doğru araçlar ve stratejilerle donanmış bir aile veya öğretmenin online eğitimde başarısız olma ihtimalinin bulunmadığını söyledi.
Bu yazıda size evinizde uzaktan eğitimi başarılı kılabilmeniz için beş ipucundan bahsedeceğiz.
1.Bir rutin oluşturun
Faylyn Emma, çocukların bir rutinleri olduğunda geliştiklerini ve buna eğitimin evden yapılması da dahil olduğunu söyledi. Ebeveynler, çocuklarını normal bir okul gününe hazırladıkları şekilde hazırlamak isteyebilirler.
Okula ve öğretmene bağlı olarak, öğrenme eşzamanlı olabilir, online olsa da olmasa da, dersler önceden hazırlanır ve öğrencilerin ders programına göre izlenir. Bu, ebeveynlere kendi koşullarına ve çocuklarının bireysel ihtiyaçlarına uygun bir okul programı geliştirme esnekliği sunar.
Ayrıca haftalık plana önceden bütünsel bir şekilde bakmanın da yardımcı olduğunu söyledi.
Faylyn Emma, ”Haftalık ders programında neler olduğunu görün ve molaları, yemek zamanlarını ve aile aktiviteleri de dahil olmak üzere her gün yapmanız gereken veya yapmayı istediğiniz şeyleri bu programa uygun bir şekilde planlayın,” dedi.
Öğrencilerin bilgisayarlarına, şarj cihazına ve diğer ihtiyaçları olabilecek malzemelere erişebilecekleri, ancak aynı zamanda evdeki dikkat dağıtıcı şeylerden de uzaklaştırıldıkları, okul çalışmaları için ayrılmış bir alana sahip olmalarını öneriyor.
2. Ne zaman mola vermeniz gerektiğini bilin
Emma, geleneksel sınıfların yaklaşık 15 ila 20 dakikalık bir eğitimden ve 15 ila 20 dakikalık uygulamadan oluştuğunu söyledi. Aileler, okul gününü daha yönetilebilir hale getirmek için onun “öğrenme parçaları” dediği şeyle günlerini planlamalıdır. Emma, ”Öğrenciler saatlerce bilgisayarlarının önünde oturmakta çok zorlanacaklar, bu yüzden bu öğrenme bloklarını yaklaşık 30 veya 50 dakikaya ayırmalısınız,” dedi. Bu, öğrencilere bilgiyi öğrenmeleri, anlamaları ve sonra uygulamaları için zaman verir. Aileler aynı zamanda çocukların okul programlarında da ara olmasına özen göstermeliler, bu sadece öğrencilerin güç toplamasına yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda ekrana bakma sürelerini de azaltır.
Colorado Connections Academy’deki lise öğrencileri, derslere günde yaklaşık altı saat harcarken, daha genç öğrenciler günde yaklaşık dört ila beş saat çalışır. Emma, ”Kısa bir 5 ila 10 dakika olsa bile bir ara vermeden 45 dakikadan uzun süreli bir ekrana bakma süresi önermem,” dedi.
Mavi ışık korumalı gözlükler kullanmak, ekran kaynaklı baş ağrılarından muzdarip çocuklara yardımcı olabilir. Tamamlanması gereken bazı etkinlikleri kağıt üzerinde yaptırmak da yardımcı olabilir, dedi.
3. İletişim kurun
Emma, eğitim uzaktan gerçekleştiğinde öğretmenlerin, ebeveynlerin ve öğrencilerin yapabileceği en iyi şeyin düzenli olarak iletişim kurmak olduğunu söyledi.
Öğrenciler ve ebeveynler, öğretmenlere gerekli iletişim bilgilerini vermeliler. Böylece ödevlerden ve benzeri şeylerden haberdar olabilirler. Aynı şekilde öğretmen de iletişim bilgilerini ebeveynlere vermeli ki ebeveynler ihtiyaç duyduklarında eğitmene ulaşabilir ve gerekli desteği alabilirler. Bir aileyle iletişim koparsa, Emma iletişim kurabilmek için kartpostallar veya ev ziyaretleri de yaptığını söyledi. “Bir öğrencinin iyi olduğundan ve öğrenimini yaptığından emin olmak için bunların hepsini kullanacağız” dedi.
4. Proaktif olun
Sanal bir eğitimci olarak Emma, işinin akademik eğitim vermek kadar, öğrencilerin bağımsız öğrenenler olmalarını kolaylaştırmak olduğuna inanıyor. Bu, öğrencileri çevrimiçi platformlarla ilgili kelime dağarcığına alıştırmak, kurs materyallerine erişmelerini kolaylaştırmak ve derslerin nasıl tamamlanacağına dair net talimatlar geliştirmek anlamına geliyor, dedi. Bu aynı zamanda beklentilerin belirlenmesine yardımcı olur.
Öğretmenler ayrıca öğrenme şekilleri farklı olan öğrencileri de dikkate almalı ve talimatları bu tercihlere uyacak şekilde uyarlamalıdır.
“Öğrencilerin müfredata erişmesi ve öğrenmesi için neye ihtiyacı var ve bunun olduğundan nasıl emin olabilirsiniz?” dedi Emma. “Öğrenimlerini sahiplenmeleri için onları cesaretlendirmek sürece gerçekten yardımcı oluyor.”
5. Sabırlı olun (özellikle kendinize karşı)
Hem aileler hem de eğitimciler eninde sonunda çevrimiçi eğitimde zorluklarla karşılaşacaklardır ve Emma her iki tarafın da kendilerine karşı sert davranmamaları gerektiğini savunmaktadır.
Bazen okul gününü engelleyen veya etkileyen durumlar olacaktır. En önemli şey, pes etmemeniz, tıpkı öğrencilerimize her testte başarılı olamayacaklarını öğrettiğimiz gibi dedi Emma.
Emma, ”Bazen hatalarımızdan veya başarısız olduğumuz durumlardan öğreniyoruz,” dedi. “Yardımcı olabileceğini düşündüğünüz bir şeyi denemekte veya yeni bir şey denememekte yanlış bir şey yoktur.”